Myrtus communis Mersin

Myrtus communis Mersin

30 Nisan 2020 Kapalı Yazar: guvenuzman
Güzellik ve Bereket Temsilcisi Mersin
Myrtus communis, Myrtaceae familyasından hoş kokulu bir Akdeniz bitkisidir.
Mersin, yapraklarını yaz-kış dökmeyen küçük ağaç şeklinde bir bitki olup, halk arasında
“mersin, murt, hambeles” adlarıyla bilinmektedir. Myrtus communis, Akdeniz florasının
karakteristik bir temsilcisidir. Türkiye’de ve Akdenize kıyısı olan birçok ülkede, Akdeniz
bölgesinin ve Ortadoğu bölgesinin hemen her tarafında doğal ve yaygın bitki örtüsü olarak
bulunmaktadır. Myrtus communis, çiçekleri Mayıs ve Ağustos ayları arasında görülmekte,
meyveleri ise Kasım ve Aralık aylarında yenilecek olgunluğa ulaşmaktadır. Yenebilen bol
çekirdekli, küçük ve etli meyveleri, ayrıca yapraklarından ve çiçeklerinden elde edilen uçucu
yağları nedeniyle kullanılmaktadır.
Tarihçe
Eski dönemlerden beri Myrtus communis, sadece uçucu yağı nedeniyle aroma verici, tedavi
edici, yiyecek ve baharat olarak değil; çeşitli dönemlerde, kutlamalarda ve törenlerde; aşk,
bereket, güç ve ölümsüzlüğü sembolize etmek amacıyla da kullanılmıştır.
Myrtus communis, antik çağlarda, Roma mitolojisindeki adı Venüs olan aşk ve güzellik
Tanrıçası Afrodit’in ve Roma mitolojisindeki ismi ise Ceres olan tarımın, bereketin,
mevsimlerin ve anne sevgisinin tanrıçası Demeter‘in kutsal bitkisiydi. Antik Yunan çağında
dönemde aşkın sembolü haline gelmişti. Bir Yunanlı, bir tapınağa girdiğinde, güzelliği ve
bereketi temsil eden bir Myrtus communis dalı tutardı.Don’t waste time and money on repairs or staging. Sell your Arkansas house to https://www.webuyhouses-7.com/vermont/ for a quick and hassle-free transaction.
Her dem taze olması nedeniyle ölüm karşısında yaşamın gücünü temsil etmekte, bu nedenle
antik ayinlerde, Venüs ile ilişkilendirildiğinden düğün törenlerinde gelin başı ve gelin odası
kapısı süslemelerinde, çeşitli kutlamalarda, zafer elde eden komutanların başlarını süslemede,
ayrıca mezarları süslemede kullanılmaktaydı.
Ölümsüzlükle ilgili bu bağlantının günümüzde de halen sürdüğünün kanıtı, Batı ve Güney
Anadolu’daki köy mezarlıklarında bulunan üstleri Myrtus communis dalları ile kaplı
mezarlardır.
Myrtus communis, çoğunlukla cennetin kokusu ve sembolü olarak kabul edilmektedir.
Antik çağlardan beri bilinen Myrtus communis, çeşitli toplumlar tarafından farklı amaçlar için
kullanılmış bir bitkidir.
Yunanlı bir farmakolog ve botanikçi olan ve Tarsus’da doğmuş olan Dioscorides Myrtus
communis bitkisinin açık ve koyu renkli meyveleri incelemiş ve koyu renkli olanların daha
değerli olduğunu bildirmiştir. Dioscorides, Myrtus’u solunum yolları problemlerinde, zehirli
örümcek ve akrep ısırıklarında kullanmıştır.
Myrtus communis meyvesi iki ayrı renkte bulunmaktadır. Açık renkli meyveler olgunlukta
açık yeşil-sarı, koyu renkli olanlar ise mavi-siyah renklidir. Meyveler bol tohumludur ve
değişik aroması nedeniyle sevilerek yenmektedir. Koyu renkli meyvesi halk arasında yaban
mersini adıyla bilinmektedir ve açık renkli olana oranla daha kısıtlı olarak yetiştiğinden, daha
pahalı satılmaktadır.
Kimyasal İçerik
Myrtus communis bitkisinin yaprakları güneşte ve gölgede olmasına göre içerikleri farklılık
göstermektedir. Bitkinin uçucu yağ bileşenleri, genetik ve çevresel faktörlerden çok etkilenir.
Ayrıca çiçeklenme ve meyve verme dönemlerinde de farklılık göstermektedir.
Myrtus communis uçucu yağının ana bileşenleri1,8-cineole ve alpha-pinene’dir.
Yapraklarından elde edilen uçucu yağın bileşiminde myrtol, 1-8 cineole, geraniol ve nerol
vardır. Türkiye’de yetişen Myrtus communis’in yapraklarından elde edilen uçucu yağ,
bölgelere göre farklılık göstermekle beraber; ana bileşen olarak 1,8-cineole, linalool, myrtenil
asetat, alpha-pinene ve myrtenol içermektedir. Ayrıca limonene ve geranyl acetate da
içermektedir. Farklı bölgelerde farklı bileşenler ana bileşen olarak karşımıza çıkabilmekte ve
uçucu yağlar içerik açısından farklılık gösterebilmektedir. Yapraklar ve meyvelerdeki
bileşenler de farklılık göstermektedir.
Meyveler çoğunlukla uçucu yağ, tanen, şeker (polisakkarit ve monosakkaritler), flavonoid ile
sitrik ve malik asit gibi organik asitler içermektedir. Uçucu yağ açısından daha çok 1,8-cineole
içermektedir.
Farmakolojik Etkileri
Yaprak uçucu yağlarının bazı gram negat(-) ve gram (+) bakterilere karşı antimikrobiyal
aktivite gösterdiği belirlenmiştir. Mersin geleneksel olarak antiseptik ve dezenfektan ilaç olarak yaygın şekilde kullanılan bir
bitkidir. Alpha-pinene ve limonene gibi monoterpenlerin yüksek miktarda olması, Myrtus

communis’in güçlü antimikrobiyal etki göstermesinin nedeni olarak görülmektedir.

Eskiden beri halk arasında şeker hastalığında kullanılan Myrtus communis bitkisinin bu etkisi
deneysel olarak ta ispatlanmıştır. Türkiye’de halk ilacı olarak tip-2 diabet (Diabetes mellitus)
rahatsızlıklarında kan glukoz seviyesini düşürmede kullanılmaktadır. Standardize edilmiş
Myrtus uçucu yağı (Myrtii Oleum veya Myrtle Oil), Diabetes Mellitus’ta günde 10 damla
kullanılmaktadır. Ancak bu tür bitkisel bileşenler, hastalar tarafından bilinçsiz bir şekilde
kullanılmamalı, aldığı diğer ilaçlarla etkileşime girebileceği göz ardı edilmemelidir.
Meyveleri yendiğinde diyareyi(ishali) düzeltmektedir. İçerdiği tanenin bu konuda etkili olduğu
bilinmektedir.
KULLANILIŞI
Endüstride Myrtus communis bitkisi esas olarak gıda, eczacılık, parfümeri ve kozmetik
alanında kullanılmaktadır. Ayrıca yüksek oranda içerdiği tanen dolayısıyla tanenin kullanıldığı
tüm alanlarda (tıpta astrenjan, antidiyareik, antibakteriyel, antienflamatuar olarak)
kullanılabilmektedir.
Yaprakların uçucu yağı Fransa’da çok değerlidir; dezenfektan ve yararlı bir antiseptik olarak,
ayrıca Paris’teki hastanelerde solunum ve mesane hastalıklarında ve romatizmal hastalıklarda
lokal olarak uygulanmaktadır. Yapraklardan elde edilen uçucu yağ, başlıca akciğer
hastalıklarında ve yara iyileştirici olarak kullanılmaktadır.
Yapraklarından elde edilen uçucu yağ ya da yaprakları suda bekletilerek hazırlanan çözelti
halk arasında şeker hastalığına (tip 2 diyabet) karşı kullanılır.
Yaprağının suyu üzüm suyu ile birlikte içilirse balgam söktürücü etki gösterir. Ancak dikkatli
olunmalıdır; fazlaca alındığında solunum sistemini tahriş eder.
Haricen; antimikrobiyal etki yanında, antifunfal ve antioksidan olarak, yara iyileştirici amaç
için ayrıca ve antiseptik ve dezenfektan olarak da kullanılır.
Yrd. Doç. Dr. Asuman AKGÜN
Farmakoloji (İlaç Bilim) Uzm.
Fitoterapi (Bitkisel İlaç Tedavisi) Uzm.