SAÇ EKİMİ

SAÇ EKİMİ’NDE ULUSLARARASI BİR MARKA DOKTOR HAKAN DOĞANAY

Sağlık Turizminde her geçen daha çok tercih edilen Türkiye, alanında uzman başarılı doktorlar ve sağlık çalışanlarıyla yurt dışında örnek gösteriliyor. Saç ekiminde uzun yılların deneyimiyle çalışmalarını sürdüren Doktor Hakan Doğanay, saç ekimi konusunda merak ettiğimiz soruları yanıtladı. 

*Hakan Bey öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

1993 Yılında Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldum. 2003 yılından bu yana saç ekimine devam etmekteyiz. Hastalarımızın yarısından fazlası yurt dışından geliyor. Özellikle Amerika, Avrupa, İngiltere, Orta Doğu ülkerinden gelen çok sayıda hastamız mevcut.  AHD Saç Ekim Kliniği olarak şuana kadar 3000’nin üzerinde saç ekimi gerçekleştirdik. İlk başladığımız yıllarda tabi kesme yöntemiyle bu işlemler gerçekleştiriliyordu. 2010 Yılından itibaren en modern teknik olan  Fue diye ifade ettiğimiz yöntemle operasyonlarımıza devam ediyoruz.

*Saç Ekimi nedir, nasıl uygulanır?

Fue saç ekimi iki kulak arasındaki saçların güçlü olan kısmını, dökülmeyen veya vücudun diğer kıllı bölgelerinden saçsız bölgeye tek tek alınıp transfer edilmesi işlemidir. Buradaki temel kriterimiz şu, herkese saç ekimi yapılır mı? Buradan başlıyoruz. Burada belli kriterleri göz önüne almak gerekir. Donör kapasite dediğimiz, kişideki toplam alınabilecek kıl rezerv sayısı nedir. Vücudun sakal ya da ense bölümlerinden alabileceğimiz toplam rezerv sayısal olarak nedir? İkincisi bunu yerleştireceğimiz saçsız bölge, alan santimetre kare olarak nedir. Eğer mantıklı bir orantı yoksa saç ekim işlemi için kişi  uygun değildir. Saç ekimi yapmak çok doğru olmayabilir. Buradaki en önemli kriter saç ekimi yaptıracak kişilerin%99,9’u’nun bir sağlık problemi yoktur. Kendilerini psikolojik olarak daha mutlu hissetmek için yaptırıyorlar. Dolayısıyla olabilecek sonuçta sayısal anlamda ne kadar kapatılabilir ikincisi de doğal ve naturel bir görüntü nasıl sağlanabilir. Kişilerin bu kriterleri iyi araştırması gerekir.

*Saç Ekim’nde  işlem süreçlerine nasıl gerçekleştiriliyor?

Eğer kişinin saç ekimine uygun olduğuna karar verirsek, kişiden alınabilecek donör kapasitesinin planlaması yapılıyor. Saç kökü miktarının tespitinden sonra kişi traş edilir.Traşsız yapmış olduğumuz saç ekimi yöntemleri de var elbette. Saç kökleri homojen bir şekilde tek tek alınır. Bu işlem yaklaşık olarak 2-3 saat sürer. Kısa bir moladan sonra almış olduğumuz bu saç moleküllerini lokal anestezi yöntemiyle  tek tek nakledilerek yerleştirilir. Ekilecek greft sayısına göre işlem 4-5 saat de sürebilir, 2 ya da 3 günde sürebilir. Daha yüksek sayıda greftler alınacaksa ona göre işlemin süresi uzayabilir. Bu işlem sırasında sadece lokal anestezi ağrısı hissedilir. Şuan da en yeni uygulamalarla acı hissi minimum seviyeye iniyor. Operasyon sırasından ya da sonrasında başka herhangi bir ağrı olmaz.

*İşlem sonrası kişiler nelere dikkat etmeli?

Öncelikle günlük hayatlarına rahatlıkla devam edebiliyorlar. Operasyon sonrası  verdiğimiz kısa tavsiyeler oluyor. Örneğin operasyon sonrası aşırı güneşin altında kalmak doğru değildir. Hamam, sauna, havuz,deniz, ağır spor gibi durumlardan 1 ay kadar uzak durmalarını istiyoruz. Ekilen saçlar yaklaşık 20 günden sonra şok dökülme dediğimiz bir durum yaşıyor. Ve saçlar kış uykusuna yatıyor. Kişi önce bu durumu kabullenmek istemeyebiliyor. Ancak  4. aydan sonra saçlar çıkmaya başlıyor. 6 ayda %50-60 oranında saçlar çıkar. 8.9. aylarda tablo %80-90 oturmuş oluyor.

*Özel Ekim Yöntemleriniz nelerdir?

Fue işlemini kıl köklerini alım yöntemi olarak adlandırıyoruz.  Ekim yönteminde ise biz kalem şekli dediğimiz bir işlemimizle saç ekimini gerçekleştiriyoruz. 2009 yılında kalem yöntemini ilk uygulayan bendim. Son yıllarda bu yöntem giderek artmaya başladı. Saç ekiminde en önemli şey doğal, naturel görünümdür. Başkaları tarafından anlaşılmaması gerekir. Biz buna yaratılıştan olanı taklit etmeye çalışmak diyoruz. Burada en önemli kriterlerde saçların bir yaratılıştan açı dizaynları vardır. Bu açı tayinlerine uymak ve hangi greftleri nereye yerleştireceğimizi doğru uygulamak gerekir. İkincisi saçlar yaratılıştan birli, ikili, üçlü, dörtlü poliküler nitelikte saç demetçikleri halindedir. Hangi greftleri nereye yerleştireceğimize dikkat etmeliyiz. Bunun için biz 2009 yılından beri kalem yöntemini kullanıyoruz. Bunu tercih etme sebebimiz kişilerin mutlu olma oranının daha fazla olduğunu tespit ettik. Saç ekimi yaptıran kişilerde bu yöntemden oldukça memnunlar. Kalem yönteminde ince uçlarla çalışıldığı için tek tek içine saç kökleri yerleştirilir. Saç diplerinde çukurluk asla göremezsiniz. Klasik yöntemin dışında bir yöntem olan kalem yönteminde avantajlar daha çoktur. Daha sık ekim yapılabilir. İyileşme daha çabuk olur, kanama daha az olur. Şişlik, morarma olmaz, kişinin iyileşmesi daha hızlı olur. Kişinin ekim konforu ve kalitesi daha yüksek oranda görülür.

*Bayanlarda Saç Ekimi?

Sanıyorum bayanlarda da saç ekimini ilk yapan doktorlardan biriyim. Bayanlardaki saç ekimi erkeklere göre biraz farklılık gösterir. Her bayana saç ekimi olmaz. Bayanlardaki saç dökülme tipi erkeklere göre farklıdır. Erkeklerde %90’ın üzerinden androjonik dediğimiz dökülme tipi vardır. Ense saçları güçlü olduğu için güçlü bölgeden ekim yapılacak bölgeye transfer işlemini uygulamış oluyoruz. Bayanlarda bu oran %50 civcarındadır. Diğer %50’de hormonel nedenlerden kaynaklıdır. Mesela troid bozukluğu, anemi kansızlık dediğimiz gibi problemler vardır. Eğer kişi saç dökülme nedeni guatr , tiroit gibi sistemik bir hastalığa bağlıysa her tarafta yaygın seyrelme şeklindedir. Ense saçları bile zayıftır, seyrelebilir, incelebilir. Dolayısıyla bizim saç ekimindeki temel kriterimiz dökülmeyen canlı, güçlü saçların alınıp oraya nakledilmesidir. Eğer bölge zayıfsa ordan alıp nakletmenin bir anlamı yoktur. Öncelikle bayanlarda saç ekim işlemi yapılırken doğru bir aneminest muayene yapılmalıdır. Kişi uygun değilse çok yüz güldürücü bir sonuç olmaz. Baştan bazı tektik ve tahlilleri yapmanın faydası vardır. Bayanlarda ense bölgesi kısmı traş edilerek rutin olarak yapılır.

Sakal ve Kaş Ekimi Uygulamalarını Nasıl Gerçekleştiriyorsunuz?

Sakal ekimleri saç ekimi kadar yoğun değil ama buradaki olay doğuştan köselik dediğimiz durumlar ya da trafik kazası, yanma gibi çeşitli vakalardan oluşan durumlara göre kısmi olarak kişiler durumundan rahatsız olur. Kişinin diğer sakal bölgelerinden alınan kıllar, alan küçükse sorunlu bölgeye nakil yapılır. Ya da bu mümkün değilse saçlardan alınıp istenilen bölgeye nakil işlemi uygulanır. Saçkıran durumu var ise bunun öncesi bir tıbbi tedavi gerekir. Ancak tıbbi tedavi sonuç vermiyorsa saç kırana saç ekimi yapılabilir. Kaş ekimini ise  ağırlıklı olarak bayanlara yapıyoruz. Erkeklerde ise kaza gibi olaylarda kaşlarında sıkıntı olduysa uygulama yapıyoruz. Kaş ekiminde de doğallık çok önemli ve açılara çok dikkat edilmelisi gerekir.

DOKTOR HAKAN DOĞANAY SAÇ EKİMİ’NDE UZMAN KADROSUYLA ULUSLARARASI SEÇKİN DOKTOR LİSTELERİNDE ÖN PLANA ÇIKIYOR

Ülkemizde hastane dışındaki  yerlerde de saç ekim uygulaması yapılıyor. Bunları nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye’de saç ekimi olayı kuaförlük hizmeti gibi algılanıyor. Bundan dolayı da halk arasında çok basite indirgiyorlar. Mesela bizim ekim yaptığımız birçok kişi var daha önce başka yerlere yaptırmışlar ancak istenilen sonuç alınamamış. Bizdeki işlemlerde bunun bir operasyon olduğu ciddiyetini yaşadıkları için aradaki farkı anlıyorlar. Dolayısıyla burada öncelikle bu işin başında bir doktor olması şarttır. Maalesef çoğu işletme saç ekim işlemini kaçak yapıyor. Özellikle turizm firmaları İstanbul’da sağlık turizmi adı altında anlaşmalı yerlere turistleri getiriyor. Bu durumda merdivenaltına sebep oluyor. Bu konuda denetimlerin artırılması gerekir. Biz hastane ortamında tüm kurallara uygun olarak saç ekim işlemlerimizi başarıyla gerçekleştiriyoruz. Ben Hakan Doğanay olarak uluslararası bir çok saç nakli cerrahisi derneğinin üyesi olduğum gibi ve tavsiye edilen doktorlar listesi içerisinde bulunuyorum. Bu durumda saç ekimi yaptırmak isteyen bilinçli kişiler bu listelerden tavsiye edilen doktorlara bakıyorlar ve bize ulaşıyorlar.  Bu saç cerrhisi dernekleri Amerika ve Avrupadan bir çok saygın doktorun birlikte oluşturdukları topluluklardır.